Sebat süreklilik
1 sayfadaki 1 sayfası
Sebat süreklilik
İbn-i Hacer
arapça da taşın oğlu demektir. Bu nam ile bilinen zat aynı zamanda
önemli bir alimdir. Gelelim ismini aldığı taşın hikayesine; bu zat
öğrencilik yıllarında sıradan biri olarak bilinmekle beraber okuduğu
medresenin de başarısız öğrencilerinden biridir. Arkadaşlarının
başardığı ve geçtiği dersler ona çok zor gelmektedir. Nihayetinde
okuduğu derslerin üstesinden gelemeyeceğine inanır ve tahsil hayatını
bitirmeye karar verir. Hem çalışkan öğrencilerin arasında bu denli
müşkül duruma düşmek ona ağır gelir. Hocalarından izin ister, ellerini
öper arkadaşlarıyla vedalaştıktan sonra köyünün yolunu tutar. Uzun
süren yolculuktan sonra öğlen sıcağında dinlenmek amacıyla bir kuyu
başında mola verir. Kuyu direğine asılı deriden yapılmış hırba ile su
çeker. İhtiyacını karşıladıktan sonra kuyunun yanındaki ağacın
gölgesinde dinlenmeye çekilir. Bir ara kuyu direğine bağlı su
hırbasından dökülen su damlacıkları dikkatini çeker. Su hırbasının
delik kısmından belirli aralıklarla dökülen su damlacıkları, hemen
altındaki kayanın zemininde büyük bir oyuk açmıştır. Hayretle şöyle
düşünür. “Su damlacıkları zayıf olmasına rağmen süreklilikle aktıkları
için kayada kocaman oyuk açmışlar. Halbuki ben derslerim karşısında
çabuk pes ettim.Bu işin sırrı sebat etmekte olmalı” der ve bu hadiseden
kazandığı motivasyonla tekrar medresesine döner. Derslerinde öyle
başarılı olur ki yanında okuyan arkadaşlarının hiç biri ona yetişemez.
O artık, tarihe ismini ibn-i Hacer olarak yazdırır ve bir çok önemli
esere de imza atar.
arapça da taşın oğlu demektir. Bu nam ile bilinen zat aynı zamanda
önemli bir alimdir. Gelelim ismini aldığı taşın hikayesine; bu zat
öğrencilik yıllarında sıradan biri olarak bilinmekle beraber okuduğu
medresenin de başarısız öğrencilerinden biridir. Arkadaşlarının
başardığı ve geçtiği dersler ona çok zor gelmektedir. Nihayetinde
okuduğu derslerin üstesinden gelemeyeceğine inanır ve tahsil hayatını
bitirmeye karar verir. Hem çalışkan öğrencilerin arasında bu denli
müşkül duruma düşmek ona ağır gelir. Hocalarından izin ister, ellerini
öper arkadaşlarıyla vedalaştıktan sonra köyünün yolunu tutar. Uzun
süren yolculuktan sonra öğlen sıcağında dinlenmek amacıyla bir kuyu
başında mola verir. Kuyu direğine asılı deriden yapılmış hırba ile su
çeker. İhtiyacını karşıladıktan sonra kuyunun yanındaki ağacın
gölgesinde dinlenmeye çekilir. Bir ara kuyu direğine bağlı su
hırbasından dökülen su damlacıkları dikkatini çeker. Su hırbasının
delik kısmından belirli aralıklarla dökülen su damlacıkları, hemen
altındaki kayanın zemininde büyük bir oyuk açmıştır. Hayretle şöyle
düşünür. “Su damlacıkları zayıf olmasına rağmen süreklilikle aktıkları
için kayada kocaman oyuk açmışlar. Halbuki ben derslerim karşısında
çabuk pes ettim.Bu işin sırrı sebat etmekte olmalı” der ve bu hadiseden
kazandığı motivasyonla tekrar medresesine döner. Derslerinde öyle
başarılı olur ki yanında okuyan arkadaşlarının hiç biri ona yetişemez.
O artık, tarihe ismini ibn-i Hacer olarak yazdırır ve bir çok önemli
esere de imza atar.
o1o1- öğяєтмєη
- Mesaj Sayısı : 50
Yaş : 43
Nerden ? : 2000 Evler Anadolu Lisesi
Sınıfım ? : İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ
İtibar Gücü : 5
Puanlama : 61555
Kayıt tarihi : 16/11/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz